Bilindiği üzere, ülkemizin de kurucu üyesi olduğu Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) 7 Aralık 1944 tarihinde imzalanan Şikago Sözleşmesi ile kurulmuştur. Bu yıl, ICAO’nun kuruluşunun 77’nci yılı olmakla birlikte Uluslararası Sivil Havacılık Günü de 27 yıldır kutlanmaktadır.

 

Günümüzde sivil havacılık sektörü, Ülkeleri birbirine hiçbir dönemde olmadığı kadar yakın kılmakta olup, iktisadi ve diğer birçok alanda büyük katkı sağlamaktadır. Ülkemizde son 20 yıllık dönemde bu gelişmeleri takip ederek sektörün genişlemesinde büyük pay sahibi olmada bir hayli yol katetmiştir.

 

Dünya genelinde 193 ülkenin üye olduğu ICAO tarafından 2019-2023 dönemi için Uluslararası Sivil Havacılık Günü teması olarak “İnovasyon” belirlenmiş olup, Genel Müdürlüğümüz de bu çerçevede, COVID-19 salgınıyla önemi daha da ortaya çıkan, tüm iş ve işlemlerinin dijitalleşmeye ayak uydurması amacıyla canla başla çalışmaktadır.

 

“İnovasyon” ve “dijitalleşme” hedefi, pandeminin havacılık sektörüne yaşattığı olumsuz etkilerin yanı sıra bu hedefe olan ihtiyacın ve gerekliliğin ne boyutlarda olduğunun görülmesi açısında da büyük bir olanak sunmaktadır.

 

Dijital dönüşümün tüm sektörler önem arz ettiği günümüz toplumunda havacılık sektörünün bu dönüşüme uyum sağlaması, COVID-19 salgınında yüz yüze kaldığımız krizlerin daha az hasarla atlatılabilmesi ve havacılığın tüm alanlarının sürdürülebilirliğinin temin edilmesi açısından büyük önem taşımaktadır. Dijitalleşmenin getirdiği imkanlar çerçevesinde havacılık faaliyetlerinin sürdürülmesi (mobil sistemler, akıllı havalimanları vs) alışkanlığı giderek artmakta ve yaygınlaşmaktadır.

 

Bunların yanı sıra, İnsansız Hava Araçları ve siber güvenlik başta olmak üzere dijitalleşme bazlı hizmetlerin artışı sivil havacılık sektörünün gelecek projeksiyonunda ana gündem maddesini oluşturmaktadır. Bu hizmetlerin sağlıklı bir şekilde tesis edilmesinin de temelinde doğru, güvenilir ve anlamlı verilerin elde edilmesi ile paylaşımı yer almaktadır.

 

Bununla birlikte, Genel Müdürlüğümüz uhdesinde yürütülen çalışmaların sonucu itibariyle Ülkemiz sadece yolcu ve uçak trafiğindeki büyüme rakamları ile değil aynı zamanda ICAO kural ve standartlarına en üst düzeyde uyum, örgütle yaptığı yakın işbirliği ile de küresel havacılık sistemin en fazla katkı sağlayan ülkelerden biridir.

 

Türkiye, sivil havacılık güvenliği ve uçuş emniyeti konusunda ICAO’nun yanı sıra EUROCONTROL, ECAC gibi üyesi olduğu kuruluşların standartlarına uygun olarak faaliyetlerini yürütmektedir.

 

Ülkemiz üretim, tasarım ve sertifikasyon alanlarında da varlık göstermeye başlamış olup, en son geçtiğimiz ay içerisinde NATO tarafından Genel Müdürlüğümüzün “sivil havacılık otoritesi” olarak kabul edilmesi de bunun en güzel örneklerinden bir tanesidir.

 

Ayrıca, Türk sivil havacılığının gelişiminin sürdürülebilir şekilde  sağlanması amacıyla Genel Müdürlük olarak dijitalleşme ve kurumsal dönüşüm çalışmaları yürütmekteyiz. Bu çalışmalarımızda, eğitim ve lisanslama anlamında yeni bir vizyon ile hareket etmeye çalışıyoruz. Çalışmaların temel amacını, hizmetlerin aynı kalitede sürdürülebilirliğinin temini, Genel Müdürlük ve sektördeki kimliklerin belirlenmesi, görev, yetki ve sorumlulukların netleştirilmesi, nitelikli uzman sayısının arttırılması, erişilebilirliğin arttırılması, insan kaynaklı etkilerin minimize edilmesi, denetlemelerin etkinliğinin arttırılması, havacılık alanında eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması ile liyakat sisteminin oturtulmasına dayanak teşkil edecek verilerin objektif olarak temin edilmesi oluşturmaktadır.

 

Havacılık sektörümüzün son yıllarda COVID-19 salgını kaynaklı geçirdiği zorlu süreçte, sektörümüze ve bizlere her türlü desteği veren Ulaştırma ve Altyapı Bakanımız Sayın Adil KARAİSMAİLOĞLU başta olmak üzere, Genel Müdürlüğümüzde görev yapan çalışma arkadaşlarımın, havacılık sektörümüzün, bu alanda eğitim ve öğretim faaliyetlerini sürdüren tüm kuruluş ve eğitimciler ile sivil havacılık alanında faaliyet gösteren kurum ve kuruluşların 7 Aralık Uluslararası Sivil Havacılık Günü’nü en kalbi duygularımla kutluyorum.